ÖZ, Öziz

ÖZ (Evren’in nüvesi ve asıl elemanı)


Evren’in nüvesi ÖZ’dür
. Çünkü her şey O’ndan türemiştir, her şeyin yapısında yalnız O vardır. Bu nedenle O’na büyük saygı duyuyor ve iki harflik adının tamamını büyük harflerle yazıyorum.

ÖZ en küçük elektrik enerjisidir; nokta gibi olan bu elektrik enerjisi bilinen, doğal yaşamda üretilip kullanılagelen elektrik enerjisinin ta kendisi. Çünkü hangi sebep ve şekil ile olursa olsun üremiş olan bir enerji, kendisini üretenin yapısını oluşturan enerjiden değişik nitelikte olamayacaktır. 

İlk ÖZ veya ilk ÖZler yığını, şimdiki Evrenden daha önce kurulup da ömrünü tamamlamış bir Evren’den kalan kırıntılar olabilir. İlk Evren’in ilk ÖZ’ ü hakkında ise, bir var sayım bile yok. Ancak; şimdiki Evren’i yeniden kuran ilk ÖZ veya ÖZ ler yığınından sonrakilerin oluşumu ve sonra da yeni oluşanlar tarafından Evren’in yeni baştan nasıl kurulduğu akıl edilebilir.

ÖZ, küresel yapıdaki her elektrik enerjisi gibi kendi etrafında döner. Bu dönüşü kendisine ilave elektrik yükler. Belirli miktarı aştığında yükü kendisinden uzaklaştırır. Devam eden dönüşü ile tekrar elektrik yüklenir, tekrar atar. Her yüklenişte kuvveti artar, her atışında da azalır. Bu şekilde gücü bir azalıp bir çoğalan ÖZ, içinde bulunduğu ortama durmaksızın manyetik akılar yayar. Ancak bu yayılan manyetik akıların meydana getirdiği kabuklar arasında aralık vardır. Bu aralık tamamen elektriksizlik veya manyetik güçsüzlük değildir. Elektriğin giderek azalan bir şekilde yoğunluk kaybetmiş durumudur. Bu durumun nedeni, dönü ile yeniden elektrik biriktirme zamanında, bir önceki manyetik akı kabuğunun kendi yoğun kısmı ile yol almış olmasıdır.

Öziz (İkizlenme)

ÖZ ler sanki bir deniz fenerinin çakmaları gibi çevrelerine aralıklarla manyetik akı kabukları yayarlar. Yayılan manyetik akı kabukları, aralıklı olduğu için,  ancak eşitine rastladıklarında mevcut yarım güçteki manyetik akısının yardımı ile ikizlenebilirler.

İki ÖZ birbirine rastladıklarında, manyetik akıları ile birbirini çekerek etkin manyetik alanlarının sınırına kadar (bir başka anlatım ile; beraberce güçleri ile bir küre şeklinde etkin manyetik alan oluşturuncaya kadar) birbirlerine yanaşırlar ve birbirlerine çekimli kalırlar. Birbirine çekimli olarak birbirine yanaşımlı olan bu iki ÖZ, ÖZ ikizini yani öziz’i oluşturmuş olur.

ÖZ ler ikizlendiğinde durumları değişir; manyetik akı kabukları birbirlerinin aralığına oturarak uzaya yayılırlar. Bu nedenle manyetik alanlar hem aralıksız olurlar, hem de bir kanca ile birbirlerine tutturulmuşlar gibi birbirlerine çekimli olurlar. Öziz, iki ÖZ’den oluştuğu halde, manyetik akı kabukları birbirinin boşluğuna yerleştiğinden yine bir ÖZ elektriksel kuvvetindedir. Ancak; yaydığı manyetik alanlar ÖZ’ünkinden iki kat yoğundur.

Ayrıca; İkizleşen ÖZ lerin manyetik akı kabuklarının birbirinin aralığına otururken manyetik alanlarının kesişmesi sonucu üreyen ilâve enerji ÖZ’lerden birine yüklenir. Bu yükü alan ÖZ artan elektriksel gücünün yarattığı artan manyetik gücü ile diğer ÖZ’ü kendine biraz yaklaştırır. Yaklaşma olunca fazla yük diğer ÖZ’e atlar. Fazla yükü atan ÖZ eski yerine döner. Bu kez fazla yükü alan ÖZ diğerini kendine yaklaştırır. Yaklaşma olunca fazla yük karşı ÖZ’e atlar. Fazla yük, manyetik alan kesişmeleriyle sürekli tekrarlandığından sürekli var olur. Bu durum tüm Evren’in sürekli titreme nedenidir.(bkz. EK-A).

Hem birbirine kenetli ve aralıksız manyetik akı kabuklarına hem de manyetik alanlarının kesişmesinden edindiği atlamalarla yer değiştiren fazla yüke sahip öziz kendisine çekeceği diğer özizlerle gruplar oluşturma kuvvetini kazanır.

Evren’in hem oluşması hem de işlemesi için tüm etkinlikleri sağlayan işte bu güçtür.

Birbirlerine rastlayan Öziz’ler manyetik akı kabuklarıyla birbirlerini çekerek birbirlerinin mutlak manyetik alanlarının sınırında birbirlerine bağlanırlar. Yani yanaşırlar. Yanaşım bir yapışma değildir (yapışma olunca enerjiler birbirine eklenir. Eğer Öziz’ler çok adette ise bu eklenme sonucu Büyük Patlama [Ulupat, Big Bang] benzeri bir enerji patlaması olur. Gerçekte bunun olması için çok güçlü bir dış basınç gereklidir. Bu derece güçlü bir dış basınç ancak tamamına yakını salt elektron yığınından oluşan Dev‘de [en yoğun kütlede] vardır).

Yanaşım, EŞİT ELEKTRİK YÜKLÜ küresel yapıdaki bireylerin mutlak manyetik alanlarının müşterek bir küre yaratacak biçimde birleşmesi, yani yeni bir küre oluşturmasıdır.

ÖZ ikizinin çevreye yayılan manyetik akı kabukları da küresel biçimdedir  (tekrarlanan manyetik akı kabukları, düzlemsel anlatımla Şekil-1 de, halkalar ile temsil edilmiştir).

ÖZ ikizine göre başlangıcı ters, bitimi düz kutuplu her kabuk (diyelim ki; tek sıra numaralı kabuklar ters yönlü, çift sıra numaralı kabuklar düz yönlü olsun), sorgulanma ya da kullanılma halinde, merkezdeki hem elektriksel hem de manyetik kuvvetin aynını eksiksiz olarak verir.

Bir engel olmadıkça, Öziz’in sonsuza kadar olan elektrik alanı ve elektrik alanının yarattığı manyetik alan, kendisini merkez edinecek her çaptaki kürenin yüzeyinde, merkezdeki gücünün tamamı ile var olacaktır. Ancak; merkezden çevreye doğru uzaklaşıldıkça bu varsayılan kürelerin yüzeyleri büyüyecek, fakat tüm yüzeydeki toplam alana yerleşen elektrik alan ve elektrik alanın yarattığı manyetik alan kuvvet miktarı hep aynı olacağından, bu yüzeylerdeki birim alana isabet edecek elektrik alan ve manyetik alan kuvvet miktarları küçülecektir (Şekil-2).

Başka bir anlatımla; bir engel olmadıkça, Öziz’in yaydığı manyetik akı kabuklarındaki birit içi (atom altı) parçacıklar Öziz’in merkezine her mesafede aynı adette olacaktır. Ancak, çevreye doğru uzaklaşıldıkça manyetik kabukların yüzeyleri büyüyecek, fakat tüm yüzeydeki toplam alana yerleşen birit içi parçacıklar hep aynı miktarda olacağından, bu yüzeylerdeki birim alana isabet edecek birit içi parçacıklar azalacak yani manyetik kuvvet küçülecektir (Şekil-2).

Bu küçülmenin hangi mesafe için ne kadar olacağı hesaplanabilir: Öziz’in mutlak manyetik alanının küresel yarıçapına R denirse, Öziz’in mutlak manyetik alanının küresel yüzeyinin alanı $4{\pi}R^2$ olur (merkez birimi faraday kafesliği nedeniyle etkisiz olduğundan, diğer tüm birimler çevrede yani yüzeyde olacaklardır). Öziz’i merkez edineceği varsayılacak bir kürenin yarıçapı nR (n sayıda R) olursa, bu kürenin yüzey alanı $4{\pi}n^2R^2$ olur. Buradan, varsayılan küre yüzeyinin, Öziz’in mutlak elektrik alanının küresel yüzeyinin katı olacağı anlaşılır (n, R’nin katsayısıdır, yani aradaki mesafenin herhangi bir birim -örneğin; metre- cinsinden değil, yarıçap cinsinden ifadesidir). Buna göre; bir ÖZ ikizinin (Öziz’in) merkezine, Öziz’in yarıçapının n katı mesafede olan, Öziz’in yüzeyine eşit büyüklükteki bir alanda Öziz’in bulundurabileceği elektriksel ve manyetik kuvvet; kendi merkezindeki kuvvetin $\frac{1}{n^2}$’si olacaktır.

 

Özetle;                                                                                                                  

Evren’in nüvesi, ÖZ adını taktığımız bir elektrik enerjisidir. Yaydıkları elektriksel alanların yarattığı manyetik alanları ile ÖZ’ler birbirine yanaşarak ÖZ ikizini (öziz’i) oluştururlar. Bu şekilde güçlenmiş bir enerji halini alırlar ve çevrelerine sürekli olarak manyetik akı kabukları yayarlar. Bu yayılan başlangıçları ters bitimleri düz kutuplu olan birbirine kenetli manyetik akı kabuklarından herhangi birinin herhangi bir noktasındaki kuvveti; merkezdeki kuvvetin, o noktanın  merkeze olan uzaklığın, bu manyetik akıyı yayan elektrik yüklü küresel iletken kütlenin yarıçapı cinsinden ifadesinin (n) karesine bölümü kadar olur

 ($F_1 = \frac{F_0}{n^2}$) (F0: merkezdeki elektriksel kuvvet, F1: o noktadaki elektriksel kuvvet, n: yarıçap katsayısı).

Bu demektir ki; Öziz’in yerleşmiş elektrik alanının herhangi bir noktasındaki kuvvet; merkezdeki kuvvetin, merkeze olan uzaklığın Öziz’in yarıçapı cinsinden ifadesinin karesine bölümü kadar olur ($F_1 = \frac{F_0}{n^2}$). (F0: merkezdeki kuvvet, F1: herhangi bir noktadaki kuvvet, n: yarıçap katsayısı).

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir